Şirketler Hukuku, Ticaret Hukuku içerisine yer alan ve ticari şirketlerin kurulması, devir işlemleri, birleşmesi, bölünmesi, tip değiştirmesi ve tasfiyesi gibi konuları ele alır.

ŞİRKET AVUKATI NEDİR? NE İŞ YAPAR?

Şirketin kurulması esnasında esas sözleşmenin hazırlanmasını sağlar,
Şirketin bağlı olduğu ticaret sicil müdürlüğünde tescil ve ilan sürecini takip eder,
Şirketin faaliyet gösterdiği alandaki hukuki ihtilafların çözümünü sağlar,
Şirketin taraf olduğu sözleşmelerin hazırlanması ve incelenmesini sağlar,
Şirketin İdari kurumlar, mahkemeler gibi mercilerden gönderilen belgeleri takibi ve cevaplanmasını sağlar,
Bayilik, acentecilik, satın alma, işçilerle yapılan sözleşmeleri düzenler,
Şirketin işçilere karşı hak, menfaatlerini ve yükümlülüklerini kontrol eder,
Şirketin alacaklarının tahsili için icra takiplerini takip eder,
Şirkete gönderilen ihtarnamelere cevap verilmesi, ihtarname çekilmesi işlemlerini takip eder,
Şirkete karşı açılan ya da şirket tarafından açılan her türlü dava süreçlerini takip eder,
Şirketin arabuluculuk süreçlerini takip eder,
Tebligatları takip eder, 89/1 birinci haciz ihbarnamesi, maaş haczi müzekkerelerini cevaplar,
Tüm bu süreçlerin ve buna benzer işlerin süresinde ve şirketi zarara uğratmadan çözümlenmesi konusunda hizmet verir.

Ticari İşletme Nedir?

Türk Ticaret Kanunundaki tanıma göre; esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.

Merkez ve şube kavramları; her ticari işletmenin bir merkezi bulunmalıdır. Ticari işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline kaydettirilmelidir. Daha fazla yere açılmak ve farklı coğrafyalardaki müşterilere açılmak için acente gibi yöntemler yerine şube denilen birimler kurabilirler böylelikle müşterilerle doğrudan temas imkanı çıkmaktadır.

Faturaya İtiraz Nasıl Yapılır?

Türk Ticaret Kanunu’na göre faturayı alan kimse aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde içerik hakkında bir itirazda bulunmamışsa fatura içeriğini kabul etmiş sayılır. Faturaya itiraz edilmemesi faturada belirtilen işin yapıldığını veya malın teslim edildiğini göstermez, sadece fatura içeriğinin kabul edildiği anlamına gelir.

Ticari Defterler Nelerdir?

Ticaret yapmanın sonucu olarak tacirler ticari defter tutmakla yükümlüdür. Bu ticari defterler üç tanedir. Bu defterler yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteridir. Ticari defterleri saklama süresi on yıldır ve bu süre ticari defterlere son kaydın yapıldığı veya muhasebe belgeleri oluştuğu takvim yılının bitişi ile başlar.

Cari Hesap Nedir?

İki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya ilişkiden doğan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı istemekten karşılıklı olarak vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin sözleşme cari hesap sözleşmesidir.

Şirket Kavramı ve Tanımı

Şirket iki veya daha fazla kişinin mal veya emeklerini belli bir amaçla birleştirmek suretiyle oluşturdukları ortaklıktır. Şirketin tanımında beş unsura yer verilir. Bu unsular, kişi, sözleşme, sermaye, amaç ve ortak çalışma iradesidir.

Türk hukukunda şirketler TBK, TTK ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. TBK’da düzenlenen şirket adi şirkettir. (Madde 620-645) Adi şirketin tüzel kişiliği yoktur. O yüzden kuruluşu formalitelere bağlı değildir.

TTK’da düzenlenen şirket tipleri ise kollektif, komandit, anonim, kooparatif, limited şirketidir. Bu şirketlere ticaret şirketleri adı verilmektedir.

Adi şirkette ortaklar borçlarından birinci derece (şahsen, müteselsilen ve tüm mal varlıkları ile ve sınırsız sorumlu olurlar. )

Türk hukukunda şirketler özel kanunlarda da düzenlenmiştir. Bunlar sermaye piyasası, özel sigortacılık ve bankacılıktır. (SPK, Sigortacılık Kanunu, Bankacılık Kanunu)

Adi Şirket

Adi Şirket en az 2 kişiyle kurulur. Ortaklar gerçek kişi veya tüzel kişi olabilir. Adi şirket şekle tabi olmayan bir sözleşme ile kurulur. Ortaklar mal veya emeğini sermaye olarak getirirler. Ortakların hangi miktar veya oranda sermaye getireceği sözleşmede belirtilmemişse her bir ortak eşit miktarda sermaye getirmelidir. Adi şirket tüzel kişi olmadığı için hak ve borçların sahibi olamaz. Ortaklar hak ve borç sahibidir.

Ticaret Şirketi

Ticaret şirketleri tüzel kişiliğe sahiptir. Ticari şirketin tüzel kişilik kazanması için ortaklar yazılı olarak şirket sözleşmesini yapar. Daha sonra ya sözleşme noterde onaylanır veya ticaret sicili nezdinde imzalanır. En son ise ticaret siciline tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilir. Şirkete her bir ortak belli bir sermaye getirmek zorundadır. Tüzel kişi olarak ticaret şirketi getirilen bu sermaye mallar ile ayrı ve bağımsız bir malvarlığına sah ip olur. Sermaye olarak getirilen değerler artık ortaklara ait şirketindir. Bu malvarlığı üzerinde şirket adına yetkili temsilcilerce tasarruf edilebilir.

TTK madde 127 ticaret şirketlerine sermaye olarak konulabilecek değerler, nakdi, ayni ve emek sermayesi olmak üzere üç gruba ayrılmıştır.

Nakdi sermaye;

1-Para (TL veya döviz),
2-Alacaklar (senetli veya senetsiz),
3-Kıymetli evrak (çek, bono, tahvil vs.)

Ayni sermaye;

1-Taşınırlar,
2-Taşınmazlar,
3-Fikri mülkiyet hakları (marka, patent, tasarım vs.),
4-Taşınır ve taşınmazların fayda ve kullanma hakları (intifa hakkı),
5-Sermaye payları,
6-Haklı olarak kullanılan devredilebilir elektronik ortamlar, alanlar, adlar ve işaretler gibi değerler,
7-Maden ruhsatnameleri ve bunun gibi ekonomik değeri olan diğer haklar,
8-Devronulabilen ve nakden değerlendirebilen her türlü değer.

Emek sermayesi;

1-Kişisel çalışma,
2-Ticari itibar,
3-Teknik bilgi,
4- Müşteri çevresi,
5-İş çevresi

Kollektif Şirket

Kolektif şirket ticari bir işletmeyi bir ticaret unvanı altında işletmek amacıyla gerçek kişiler arasında kurulan ve ortaklarından hiçbirinin sorumluluğu şirket alacaklılarına karşı sınırlanmamış olan şirkettir. Kollektif şirket şahıs şirketidir. Ortakları şirket borçlarından ikinci derece ancak sınırsız sorumluluk taşırlar. En az iki kişiyle kurulurlar. Ortakları mutlaka gerçek kişi olmalıdır. Kolektif şirkete parasal değeri olan her şey sermaye olarak getirilebilir. Kolektif şirket ticari işletme işlettiği için tacirdir. Bu nedenle şirketin bir ticaret unvanı vardır. Kolektif şirkette unvan en az ortaklardan birisinin adı ve soyadı ile şirket türünü gösteren bir ibareden oluşturulur. Şirket alacaklıları şirket borçlarından dolayı kural olarak ilk önce şirket malvarlığına başvurmalıdırlar. Buna ortakların şirket borçlarından ikinci derecede sorumluluğu denir. Ortakların şirket borçlarından dolayı kendilerine müracaat edildiğinde kişisel ve tüm malvarlığıyla şirkete getirdikleri sermaye miktarı veya oranı dikkate alınmaksızın tüm borçlardan sorumludurlar. Buna da sınırsız sorumluluk adı verilir. Kollektif şirket ortakları arasında kurulan bir sözleşme ile kurulur. Bu sözleşme yazılı şekilde olmak zorundadır. Kollektif şirkete ortaklar yönetim hakkında sahip olmasalar bile denetleme hakkında sahiptir. Kollektif şirkete yeni ortak alınabilir bu ise şirket sözleşmesinin değiştirilmesini gerektirir ve yeni ortak almaya dair kararın oybirliğiyle alınması icap eder. Kollektif şirkette ortaklardan birisinin ölmesi kural olarak şirketin sona ermesine yol açar. Ancak şirket sözleşmesini hüküm konularak ya da hüküm koyulmadan mirasçılarla veya mirasçılar olmaksızın şirketin devamını sağlamak mümkündür.

Adi Komandit Şirket

Adi komandit şirketler kollektif şirkete çok benzerler. Şöyle ki adi komandit şirketlerde iki tür ortak bulunur. Birisi komandite ortaktır. Bu şirket borçlarından sınırsız sorumlu ortaktır. Adi komandit şirkette birde komanditer ortak vardır. Bu ise şirket borçlarından sınırlı sorumlu ortaktır. Bu ortağın şirketi yönetme temsil yetkisi yoktur.

Anonim Şirket

Anonim şirket sermayesi belirli veya paylara bölünmüş olan borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan, pay sahiplerinin sadece taahhüt etmiş oldukları sermaye malları ile ve şirkete karşı sorumlu oldukları şirkettir. Anonim şirket tacir olması sebebiyle bir unvan kullanmak zorundadır. Unvan içinde işletme konusu ve şirket ve türünü gösteren ibarenin yazılması zorunludur. Sermaye unsuru şirket esas sermayesi ana sözleşme de gösterilir. Sermayenin artırılması ve azaltılması özel kurallara bağlanmıştır. Sermaye Türk Lirası olarak ana sözleşme bulunması gerekir. Nakitle belirlenen sermayenin en az 50.000 Türk Lirası olması gerekmektedir. Esas sermayenin şirketin kuruluşu sırasında tamamen taahhüt edilmiş yani kurucular tarafından üstlenilmiş olması gerekir. Üstlenilen bu miktarın en az %25’i tescilden önce gerisi de şirketin tescilini izleyen yirmi dört ay içinde ödenmelidir. Esas sermaye itibari yani nominal değerli paylara bölünmüştür. Anonim şirket alacaklıları anonim şirkete başvurabilirler. Bunlar karşısında anonim şirket tüm malvarlığıyla sorumludur. Anonim şirkette ortaklar şirket borçlarından dolayı doğrudan sorumlu olmazlar. Ortaklar şirkete karşı getirmeyi taahhüt ettikleri sermaye miktarıyla sınırlı olmak üzere sorumludurlar.

Anonim şirketler kanunen yasaklamamış her türlü ekonomik amaç ve konular için kurulabilir. Anonim ortaklık ticaret siciline yapılan tescil ile birlikte tüzel kişilik kazanır. Tüzel kişiliğe sahip olmak hak sahibi olabilmeyi ve borç altına girilebilmeyi sağlar. Bu amaçla yapılacak hukuki işlemler şirket adı ve hesabına organlar tarafından gerçekleştirilir.

Anonim şirketler özel hükümlere bağlı olup olmaması açısından; özel kanunla düzenlenmiş anonim şirketler, faaliyet alanlarına ilişkin özel düzenlemeler bulunan anonim şirketler ve KİT’ler olmak üzere türlere ayrılırlar.

Anonim şirketler halka açık olup olmaması açısından da türlere ayrılırlar. Kapalı şirketler, çoğunlukla aile şirketi görünümünde veya ortak sayısı az ve sermayesi düşük olan şirketlerdir. Halka açık anonim şirketler ise hisse senetleri halka arz edilmiş sayılan anonim veya arz edilmiş sayılan anonim şirketlerdir. İki tip arasındaki fark, halka açık anonim şirketlere öncelikle SPK hükümlerinin, burada boşluk bulunan hallerde yine TTK hükümlerinin uygulanmasıdır.

Bir şirketin halka açık olması iki şekilde gerçekleşebilir. Bir şirket, kuruluşu ve sermaye artırımları sırasında paylarını halka arz edebilir. Bunun dışında mevcut paylarını halka arz etmesi de mümkündür. Paylarını halka arz etmemiş olsa bile, pay sahibi sayısı 500’ü aşan şirketlerin pay senetleri halka arz etmiş sayılır ve bu şirketler, halka açık anonim şirket hükümlerine tabi tutulurlar. Halka açık şirketler kendi aralarında, pay senetleri borsada işlem görenler ve görmeyenler şeklinde ikiye ayrılır. Pay senetleri borsada işlem gören şirketler ayrıca borsa mevzuatına ve denetime de tabidirler.

Anonim şirketler sabit sermayeli ve kayıtlı sermayeli olmaları açısından türlere ayrılırlar.

Başka şirketlerle bağlantı açısından; uygulamada önemli bir yer tutan holding anonim şirket, bu şirketin, bir veya birden çok şirketin paylarına sahip olması olarak tanımlanır.

Anonim şirketler, anonim ortaklık çoğunluk ilkesine göre idare edilir. Bu ilke gereği genel kurulda oy çoğunluğuna sahip olanlar tarafından alınan kararlar, olumsuz oy verenleri ve toplantıya katılmayanları da bağlayıcı sonuçlar doğurur. Ortaklar ortaklık sıfatından doğan haklardan, şirkete getirdikleri değerle, diğer bir ifadeyle paylarıyla orantılı olarak yararlanırlar. Belirtilen orantılı yararlanma ilkesi, mali haklar olduğu kadar oy hakkı gibi idari haklar bakımından da geçerlidir.

TTK madde 337’e göre pay taahhüt edip esas sözleşmeyi imzalayan gerçek ve tüzel kişiler kurucudur. Bir anonim şirketin kurulabilmesi için pay sahibi olan bir veya daha fazla kurucunun varlığı gerekir. Böylece tek kişiyle anonim şirketin kurulmasına ve devamına izin verilmiştir. Anonim şirketin kurucusu gerçek kişi olabilir. Kurucu olan tüzel kişiler özel hukuk veya kamu hukuku tüzel kişisi olabilir. Ayrıca gerçek ve tüzel kişilerin yabancı olması anonim şirkette kurucu olmasına mani değildir.

Esas sözleşmenin yazılı olması gerekir. Esas sözleşmede, şirketin ticari unvanı ve merkezinin bulunacağı yer, şirketin işletme konusu, şirketin sermayesi ile her payın itibari değeri, pay senetlerinin nama veya hamiline yazılı olacakları, paradan başka sermaye olarak konan sermaye ve haklar, yönetim kurulu üyelerinin sayıları, bunlardan şirket adına imza koymaya yetkili olanlar, genel kurulların toplantıya nasıl çağırılacakları, oy hakları, ilanların nasıl yapılacağı, hesap dönemi, şirket bir süre sınırlandırılmışsa bu süre, pay sahiplerinin taahhüt ettiği sermaye paylarının türleri ve miktarları, ilk yönetim kurulu üyeleri, kurucularla yönetim kurulu üyelerine ve diğer kimselere şirket karından karşılanacak menfaatler bulunması gereken zorunlu kayıtlardır.

Şirket, kurucularının imzalarının noterce onaylandığı veya ticaret sicili müdürü yahut yardımcısı huzurunda imzalanmış esas sözleşmede, anonim şirket kurma iradelerini açıklamalarıyla kurulur. Noter onayını ve şirket sözleşmesinin ticaret sicil müdürü yahut yardımcısı huzurunda imzalanmasını izleyen 30 gün içinde şirketin merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve TTSG’de ilan olunur.

Anonim şirketler bakımından TTK’da iki ayrı zorunlu organ öngörülmüştür. Bunlar genel kurul ve yönetim kuruludur. Kanunda belirtilen bu zorunlu organlar arasında bir görev ve iş bölümü ayrımı bulunmaktadır. Genel kurul pay sahiplerinin veya bunları temsil eden kişilerin katılımıyla yılda en az bir defa olağan toplantı ve gerektiğinde olağanüstü toplantı şeklinde, kanun ve ana sözleşmede belirli usullere bağlı kalarak çağrılır ve toplanılır. Genel kurul anonim şirketin karar ve irade organı olup icra yetkisine sahip değildir.

Yönetim kurulu esas sözleşme ile atanmış veya genel kurul tarafından seçilmiş bir veya daha fazla kişiden oluşur. Yönetim kurulu kanunen kendisine tanınan yetkiler çerçevesinde şirketin işletme konusu içerisinde kalması şartıyla kural olarak her türlü yönetime yetkilidir. Ortaklığı yönetmek ve temsil etmek yönetim kuruluna verilen temel görevdir. Yönetim iç iş ilişkide, temsil ise dış ilişkide gündeme gelir. Yönetim kurulu bir veya daha fazla kişiden oluşabilir. Üye sayısının kaç olacağı esas sözleşmede belirtilmelidir. Yönetim kurulu üyeleri genel kurulca ve en çok üç yıl süreyle görev yapmak için seçilir. Esas sözleşmede aksine bir hüküm yoksa aynı kişi tekrar seçilebilir.

Yönetim kurulu hakları;

1-Yönetim hakları
a)Yönetime katılma,
b)Şirketi temsil,
c)Bilgi alma ve inceleme,
d)Dava hakları

2-Mali haklar,
a)Huzur hakkı,
b)Ücret,
c)Kazanç payı,
d)Prim ve ikramiye

Yönetim kurulunun borçları;

1-Yönetim ve gözetim borcu
2-Özen ve bağlılık yükümlülüğü,
3-Şirketle işlem yapma yasağı,
4-Şirkete borçlanma yasağı,
5-Rekabet yasağı

Limited Şirket

Bir veya daha gerçek ya da tüzel kişi tarafından bir ticari unvan altında kurulan esas sermayesi belirli olup, esas sermaye paylarının toplamından oluşan ortakların, şirket borçlarından sorumluluğu koymayı taahhüt ettiği sermaye payı ile sınırlı, tüzel kişiliğe sahip bir ortaklık tipidir. Limited şirketlerde ortak sayı 50 ile sınırlandırılmıştır. Limited şirket iktisadi amaç için kurulur. Limited şirket anonim şirkete ayrılan sigortacılık, bankacılık, finansman şirketi yatırım ortaklığı ve aracı kurum gibi faaliyetler yapamaz. Bunun dışındaki sahalarda faaliyet gösterebilir. Şirketin çalışma konusu şirket esas sözleşmesinde gösterilir. Limited şirket bir sermaye şirketidir. Bu nedenle de ne kadar asgari sermaye sahip olması gerektiği kanunda belirtilmiştir. Bu rakam 10.000 TL’dir. Üst sınırı yoktur.

Limited şirketler ani kuruluşla kurulurlar. Limited şirket sözleşmesi yazılı şekilde yapılmalıdır. TTK iki zorunlu organ öngörmektedir. Bunlar genel kurul ve müdürlerdir. Genel kurul limited şirketin karar ortamıdır. Sözleşme değiştirilmesi, sermayenin azaltılması veya arttırılması, kar dağıtımına karar verilmesi gibi konularda genel kurul yetkilidir. Limited şirketlerde genel kurul olağan ve olağan üstü olmak üzere iki şekilde toplanmaktadır. Müdür ya da müdürler limited şirketin yönetim ve temsil organıdır.

Limited şirkette ortaklık; limited şirket ortakları esas sermaye payı üstlenen kurucular ile sonradan bu payların kendilerine geçtiği kişilerdir. Limited şirketlerde esas sermaye paylarını içeren bir defter tutulması zorunludur. Ortağın kar payı isteme hakkı anonim ortaklık hükümlerine göre düzenlenmiştir. Ortaklara tanınmış oy hakkı esas sermaye paylarının itibari değerine göre hesaplanır. Her ortak müdürlerden şirketin bütün işleri ve hesapları hakkında bilgi vermesini isteyebilir ve belirli konularda inceleme yapabilir. Limited şirket genel kurul kararlarına karşı ortağın kararı mahkemece iptalini ya da butlanına karar verilmesini isteme hakkı vardır. Bu konuda anonim şirkete ilişkin kurallar geçerli olacaktır.

Ortaklar sermaye borçlarını şirketin ticari siciline tescilinden önce bir bankada açılan hesaba tamamen yatırmak zorundadırlar. Ortaklar şirket sırlarını saklamakla (bağlılık) hükümlüdür. Limited şirket esas sözleşmesinde aksine bir hüküm yoksa limited şirket payı ortaklardan birisine veya üçüncü bir şahsa devredilebilir. Payın devri için devredenle devralan arasında yazılı şekilde bir devir sözleşmesi yapılmalıdır. Bu sözleşmede imzaların noter tarafından onaylanması gerekir. Payın devrinin şirket bakımından geçerli olabilmesi için şirkete bildirilmesi ve şirket genel kurul tarafından onaylanması icap eder.

Ticaret Hukuku Avukatı: Hizmetlerimiz ve Uzmanlığımız


Şirket Hukuku Avukatı’nın Görevleri

Şirket hukuku avukatının görevleri, şirketlerin hukuki konularında danışmanlık yapmak, şirketlerin işlerini yürütmek ve yasal sorunlarla ilgilenmek olarak özetlenebilir. Şirketlerin karşılaştığı hukuki zorlukları anlamak ve çözmek için uzman bir şirket hukuku avukatına ihtiyaçları vardır.

Bir şirket hukuku avukatı, şirketin kuruluş aşamasından itibaren tüm hukuki süreçleri takip eder. Şirketin kuruluş işlemlerinde, anasözleşme hazırlanması, şirketin ticari sicile kaydedilmesi gibi adımlarda avukatın desteği gereklidir. Ayrıca, şirketin faaliyetlerine ilişkin hukuki belgelerin hazırlanması, sözleşmelerin kontrol edilmesi ve düzenlenmesi gibi konularda da avukatın uzmanlığı önemlidir.

Şirket hukuku avukatları, ortaklık anlaşmaları, satış ve devir sözleşmeleri, iş sözleşmeleri gibi çeşitli sözleşmelerin hazırlanması ve müzakerelerinde de rol oynarlar. Ayrıca, şirketlerin borçlarının ve haklarının korunması için hukuki savunmaları da sağlarlar.

Bunların yanı sıra, şirketlerin yönetim organları olan yönetim kurulu ve genel kurul toplantılarında avukatın hukuki danışmanlığına ihtiyaç duyulur. Yönetim organlarının kararlarına uyum sağlamak ve şirketin yasal sorumluluklarını yerine getirmek için avukatın rehberliği önemlidir.

Şirket hukuku avukatı aynı zamanda şirketlerin fikri mülkiyet hakları, marka ve patent başvuruları gibi konularda da hizmet verir. Şirketlerin ticari sırlarını ve fikri mülkiyetlerini korumak için gerekli yasal süreçleri yönetirler.

Şirketlerin vergi mevzuatına uyum sağlaması da çok önemlidir ve bu konuda avukatlar şirketlere danışmanlık yaparlar. Vergi yasalarına uyumlu bir şekilde çalışmak, şirketlerin vergi risklerini minimize etmelerini sağlar.

Sonuç olarak, şirket hukuku avukatları, şirketlerin hukuki ihtiyaçlarını karşılamak ve yasal sorunlarda destek sağlamak için ayrılmaz bir role sahiptirler. Şirketlerin sürekli değişen hukuki düzenlemelere uyum sağlamalarına yardımcı olurken, şirketlerin çıkarlarını korumak da görevlerinin bir parçasıdır. Şirket hukuku avukatlarının bu görevleri yerine getirirken uzmanlıklarını kullanmaları, şirketin başarısı için kritik önem taşır.

Şirket Kuruluş Süreci ve Gerekli Belgeler

Şirket kuruluşu, çeşitli hukuki işlemlerin gerçekleştiği karmaşık bir süreçtir. Ticaret hukuku avukatları, bu süreçteki adımları yönlendirmek ve gerekli belgelerin tamamlanmasını sağlamak konusunda uzmandırlar. Şirket kuruluş sürecinde aşağıdaki adımlar ve belgeler dikkate alınmalıdır:

  1. Tür ve Şirket İsmi Belirlenmesi:

    • Şirketin türü belirlenmeli ve uygun bir şirket ismi seçilmelidir. Ticaret hukuku avukatı, şirketinize en uygun türü belirlemek konusunda size rehberlik edebilir ve şirket ismi seçimiyle ilgili hukuki düzenlemeleri açıklayabilir.
  2. Ana Sözleşme Hazırlığı:

    • Ana sözleşme, şirketin kuruluşundan sonra işleyişiyle ilgili temel kuralları belirleyen bir belgedir. Ticaret hukuku avukatı, ana sözleşmenin hazırlanması ve gerekli hükümlerin yer alması konusunda yardımcı olabilir.
  3. Şirketin Kayıt İşlemleri:

    • Şirketin ticaret siciline kaydı ve diğer resmi kayıtların yapılması gerekmektedir. Ticaret hukuku avukatı, bu kayıt işlemlerini yerine getirme konusunda size rehberlik edebilir ve gerekli belgelerin düzenlenmesinde yardımcı olabilir.
  4. Vergi Kaydı ve Vergi Numarası Alınması:

    • Şirketin vergi kaydının yapılması ve vergi numarasının alınması gerekmektedir. Ticaret hukuku avukatı, vergi kaydı işlemlerini takip etme konusunda size destek sağlayabilir ve gerekli belgeleri düzenlemekte yardımcı olabilir.
  5. Şirket Sözleşmesi Hazırlığı:

    • Şirket sözleşmesi, şirketin ortakları arasındaki ilişkileri ve haklarını düzenleyen bir belgedir. Ticaret hukuku avukatı, şirket sözleşmesinin hazırlanması aşamasında size rehberlik edebilir ve hukuki düzenlemeleri açıklayabilir.
  6. Ticaret Sicili Gazetesi İlanı:

    • Şirketin kuruluşunun resmi olarak duyurulması için ticaret sicili gazetesinde ilan yapılması gerekmektedir. Ticaret hukuku avukatı, bu ilanın düzenlenmesi ve yayınlanması konusunda size destek sağlayabilir.

Şirket kuruluşu ve gerekli belgelerle ilgili sürecin karmaşık ve hukuki detayları içerdiği unutulmamalıdır. Ticaret hukuku avukatı, bu süreçte size rehberlik ederek, belgelerin düzenlenmesini ve muhafaza edilmesini sağlayarak şirketin hukuki yönlerini korumanıza yardımcı olabilir.

Ortaklık Yapıları ve Vergi Avantajları

Ticaret hukuku avukatları, birçok işletme sahibi için ortaklık yapıları ve vergi avantajları konularında önemli bir kaynak olabilirler. Bu yazıda, ortaklık yapıları ve vergi avantajları konularında sunduğumuz hizmetleri ve uzmanlığımızı tanıtacağız.

Ortaklık Yapıları

Ticaret hukuku avukatları, işletmelerin ortaklık yapılarını oluştururken uzmanlık sunarlar. Ortaklık, iki veya daha fazla taraf arasında oluşturulan bir işbirliği anlamına gelir. Ortaklık türleri arasında şirket, limited şirket, kooperatif ve dernek gibi çeşitli seçenekler bulunur.

Şirket ortaklıkları genellikle birkaç ortak arasında hisse senedi sahipliği temelinde oluşturulur. Limited şirket yapısı ise sınırlı sorumluluk taşıyan ortaklarla kurulur, bu da ortakların sadece belirli bir miktarla sınırlı olduğu anlamına gelir. Kooperatifler ise ortakların işbirliği ile yönetilen işletmelerdir. Dernekler ise belirli bir amaca hizmet etmek üzere kurulan gönüllü organizasyonlardır.

Her bir ortaklık yapısı farklı avantajlara ve dezavantajlara sahiptir. Ticaret hukuku avukatları, işletmelerin ihtiyaçlarına ve hedeflerine en uygun olan ortaklık yapısını seçmelerine yardımcı olurlar. Ayrıca, ortaklık sözleşmeleri ve diğer yasal belgelerin hazırlanması ve ortaklık ilişkilerinin doğru şekilde yönetilmesi konusunda da destek sağlarlar.

Vergi Avantajları

Ticaret hukuku avukatları, işletmelerin vergi avantajlarından yararlanmalarında da etkin bir rol oynarlar. Vergi planlaması, işletmelerin vergi maliyetlerini en aza indirirken yasalara tam uyum sağlamalarını sağlayan bir stratejidir. Bu strateji, işletmelerin yasal düzenlemelerden en iyi şekilde yararlanmalarını ve maliyetlerini optimize etmelerini amaçlar.

Vergi avantajlarını elde etmek için, işletmeler doğru vergi stratejilerini uygulamalı ve kanunların sunduğu teşvikleri ve imkanları takip etmelidir. Ticaret hukuku avukatları, işletmelere vergi planlaması konusunda danışmanlık sağlar ve işletmelerin vergi avantajlarından tam anlamıyla yararlanmalarını sağlamak için gereken adımları atar.

Ticaret hukuku avukatları, ortaklık yapıları ve vergi avantajları konusunda müşterilerine ayrıntılı rehberlik ve destek sunarlar. İşletmelerin ihtiyaçlarına uygun ortaklık yapısını belirlemek ve vergi avantajlarını en üst düzeye çıkarmak için ticaret hukuku avukatlarına başvurmak, işletmelere önemli bir avantaj sağlar.

Limited Şirket ve Anonim Şirket Arasındaki Farklar

Limited şirket ve anonim şirket, Türk Ticaret Kanunu’na göre farklı işletme türleridir ve birçok farklı özelliklere sahiptir. Her iki şirket türü de Türkiye’de sıkça kullanılan yönetim yapılarıdır. Ancak, özellikle kuruluş, sermaye yapısı ve yönetim şekilleri açısından bazı temel farklılıklar bulunmaktadır.

İlk olarak, limited şirketler sınırlı sorumluluk ilkesiyle kurulurken, anonim şirketlerin sorumluluğu sınırsızdır. Bir limited şirkette, ortaklar sermayeleriyle sınırlı olarak sorumlu tutulurken, anonim şirkette ortakların kişisel varlıkları şirket borçları için kullanılabilir. Bu nedenle, limited şirketlerin kuruluş maliyeti genellikle daha düşüktür ve küçük ölçekli işletmeler arasında daha yaygın olarak tercih edilir.

İkinci olarak, sermaye yapısı farklıdır. Limited şirketlerde minimum sermaye gerekliliği bulunurken, anonim şirketlerin sermaye miktarı daha yüksektir. Türk Ticaret Kanunu’na göre, limited şirketlerde minimum sermaye gerekliliği 10.000 TL’ye kadar çıkabilirken, anonim şirketlerde bu miktar 50.000 TL’den başlar. Bu nedenle, büyük ölçekli işletmeler genellikle anonim şirket statüsünü tercih ederken, küçük ve orta ölçekli işletmeler limited şirketi tercih eder.

Üçüncü olarak, yönetim şekilleri de farklıdır. Limited şirketlerde ortaklar yönetim kurulunu oluşturur ve bu kurul şirketin yönetimine karar verir. Anonim şirketlerde ise yönetim kurulu, genel kurul tarafından seçilerek görevlendirilir ve şirketin faaliyetlerini yönetir. Limited şirketlerde yönetim daha esnek ve ortakların karar alma sürecine daha fazla katılımı bulunurken, anonim şirketlerde yönetim daha merkeziyetçi bir yapıya sahiptir.

Son olarak, limited şirketlerde hisse devri daha sınırlıdır. Hisse devri, ortaklar arasında daha sıkı işlemlere tabidir ve ortakların onayına tabidir. Bununla birlikte, anonim şirketlerde hisse devri daha kolaydır ve hisseler genellikle serbestçe alınıp satılabilir.

Limited şirket ve anonim şirket arasındaki farklar, işletme sahipleri için önemli kararlar alırken dikkate alınması gereken faktörlerdir. Her iki şirket türü de avantajları ve dezavantajları ile birlikte gelirken, şirket sahipleri işletmelerinin spesifik ihtiyaçlarına en uygun olanını seçmelidir.

Özetle, limited şirketler küçük ölçekli işletmelerin tercih ettiği bir işletme yapılanmasıdır ve sınırlı sorumluluk ilkesine dayanırken, anonim şirketler genellikle büyük ölçekli işletmeler için tercih edilen bir işletme türüdür ve sorumluluk sınırsızdır. Ayrıca, limited şirketlerin minimum sermaye gerekliliği daha düşüktür ve yönetim şekilleri de farklılık gösterir.

Sermaye Artırımı ve Azaltımı Süreçleri

Ticaret hukuku avukatları, şirketlerin sermaye artırımı ve azaltımı süreçlerinde önemli bir rol oynarlar. Bu süreçler, şirketin finansal durumunu düzenlemek, büyümek veya daralmak için yapılan önemli adımlardır. Sermaye artırımı, şirketin sermaye miktarının artırılmasını ve yeni ortakların veya mevcut ortakların daha fazla sermaye katkısında bulunmasını içerirken, sermaye azaltımı ise şirketin sermaye miktarını azaltmasını ve gereksiz sermaye fazlasını ortadan kaldırmasını sağlar.

Ticaret hukuku avukatlarının sermaye artırımı ve azaltımı süreçlerindeki rolleri şunları içerir:

Sermaye Artırımı:

  • Sermaye artırımının şirketin amacına ve ihtiyaçlarına uygun bir şekilde planlanması ve uygulanması
  • Gerekli belge ve sözleşmelerin hazırlanması ve düzenlenmesi
  • Yeni ortakların veya mevcut ortakların sermaye katkılarını belirlemek ve düzenlemek
  • Şirketin iç ve dış düzenlemelerine uygun olarak sermaye artırımı sürecinin takibi ve yürütülmesi

Sermaye Azaltımı:

  • Şirketin sermaye fazlasını ortadan kaldırmak için sermaye azaltım sürecinin planlanması ve uygulanması
  • Gerekli belge ve sözleşmelerin hazırlanması ve düzenlenmesi
  • Pay sahiplerinin haklarının korunmasını sağlamak ve onay sürecini takip etmek
  • Mevcut ve potansiyel alacaklıları uyarmak ve korumak

Ticaret hukuku avukatları, sermaye artırımı ve azaltımı süreçlerinde şirketlerin yasal gerekliliklerini anlamak ve uyum sağlamak için uzmanlık ve deneyime sahiptir. Ayrıca, bu süreçlerde müşterilerine danışmanlık yaparak şirketlerin hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olurlar.

Sermaye artırımı ve azaltımı süreçleri, şirketlerin sürdürülebilir bir büyüme stratejisi izlemek için kritik bir adımdır. Ticaret hukuku avukatları, bu süreçlerin doğru bir şekilde yürütülmesini sağlar ve şirketlerin hukuki ve ticari risklerini en aza indirir. Şirket Birleşme ve Devralma İşlemleri

Ticaret hukuku avukatlarının uzmanlık alanlarından biri de şirket birleşme ve devralma işlemleridir. Bu işlemler, şirketler arasındaki mülkiyet, yönetim ve faaliyetlerin birleştirilmesi veya bir şirketin başka bir şirket tarafından tamamen veya kısmen devralınmasıyla gerçekleştirilir.

Şirket birleşme ve devralma işlemleri genellikle stratejik veya finansal nedenlerle gerçekleştirilir. Stratejik birleşme, şirketlerin pazar payını artırmak, rekabet gücünü yükseltmek veya yeni pazarlara girmek gibi hedeflerle gerçekleştirilirken, finansal birleşmeler genellikle şirket değerini artırmak veya varlık değerlemesi gibi finansal amaçlarla gerçekleştirilir.

Ticaret hukuku avukatları, şirket birleşme ve devralma işlemlerinin her aşamasında hukuki danışmanlık sağlar ve tarafların haklarını korumak için gerekli adımları atar. Başlangıçta, avukatlar, işlemin stratejik, finansal ve hukuki yönleri hakkında taraflara danışmanlık yapar ve işlem belgelerinin hazırlanması ve müzakereleri için destek sağlar.

Ayrıca, avukatlar, işlem sürecinde şirketlerin yasal uyumluluklarını değerlendirir ve tüm hukuki gereksinimlerin yerine getirilmesini sağlar. Bu, şirketlerin yönetmeliklere ve hukuki süreçlere uygun olarak hareket etmesini sağlamak için önemlidir.

Şirket birleşme ve devralma işlemleri sırasında ticaret hukuku avukatları, tüm tarafların haklarını korumak için gerekli önlemleri alır. Bu, müzakereler sırasında şirketlerin çıkarlarını temsil etmek, hukuki riskleri değerlendirmek ve çözüm önermek anlamına gelir.

Ayrıca, avukatlar, işlemin kapanış sürecini yönetir ve her türlü hukuki belge ve izinlerin düzenlenmesini sağlar. Bu, tarafların karşılaşabileceği potansiyel sorunları önlemek ve işlemi hukuki olarak geçerli hale getirmek için önemlidir.

Ticaret hukuku avukatları, şirket birleşme ve devralma işlemlerinden kaynaklanan herhangi bir ihtilaf durumunda da taraflara hukuki destek sağlar. Bu durumlarda, avukatlar, müvekkillerini mahkeme sürecinde temsil eder ve hukuki çözümler sunar.

Şirket birleşme ve devralma işlemleri, şirketler arasında büyük bir hukuki ve finansal öneme sahiptir. Ticaret hukuku avukatları, bu işlemler sırasında taraflara güvenilir ve kapsamlı hukuki danışmanlık sağlayarak tüm sürecin sorunsuz bir şekilde yürütülmesini sağlar.

İş Hukuku ve Çalışan Hakları

İş hukuku ve çalışan hakları, iş ilişkilerindeki yasal düzenlemeleri ve çalışanların sahip olduğu hakları kapsayan önemli bir alandır. Bu alanda uzmanlık gerektiren konuları ele alan ticaret hukuku avukatları, işverenler ve çalışanlar arasındaki ilişkilerde hukuki anlamda adaletin sağlanmasında önemli bir rol oynarlar.

Bir ticaret hukuku avukatı olarak, iş hukuku ve çalışan haklarıyla ilgili birçok hizmet sunmaktayız. İşverenler tarafında, iş sözleşmesi hazırlama, işe alım süreci, performans değerlendirme sistemleri, disiplin kuralları ve işten çıkarmalar gibi konularda danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Bu şekilde işverenlerin yasalara uygun bir şekilde faaliyet göstermelerini ve çalışanlarının haklarını korumalarını sağlıyoruz.

Aynı zamanda çalışanların da hukuki haklarını korumak için çaba gösteriyoruz. İşçi hakları konusunda danışmanlık vererek, işverenlerin haksız uygulamalarına karşı mücadele etmelerini sağlıyoruz. İşçilerin ücret talepleri, izinler, eşit işe eşit ücret ilkesi gibi konularda da hukuki destek sağlıyoruz. Herhangi bir iş hukuku ihlali durumunda ise müvekkillerimizi yasal süreçlerde temsil ederek haklarını koruyoruz.

İş hukuku ve çalışan haklarıyla ilgili bir diğer önemli konu ise iş kazaları ve meslek hastalıklarıdır. İş kazalarının önlenmesi ve meslek hastalıklarının tespiti için hukuki süreçlerin yürütülmesi gerekmektedir. Ticaret hukuku avukatları olarak, iş kazaları ve meslek hastalıklarıyla ilgili hukuki danışmanlık ve dava süreçlerinde müvekkillerimize destek sağlamaktayız.

İşverenler ve çalışanlar için iş hukuku ve çalışan hakları konularında doğru bilgilendirme ve doğru hukuki destek çok önemlidir. Ticaret hukuku avukatı olarak, bu konuda müvekkillerimize en iyi hizmeti sunmak için uzmanlık ve deneyimimizi kullanmaktayız. Yasal düzenlemeleri yakından takip ediyor ve müvekkillerimizi bu konuda bilgilendiriyoruz. İş hukuku ve çalışan hakları konusunda ihtiyaçlarınızı karşılamak için profesyonel ve güvenilir bir hizmet sunmaktan memnuniyet duyuyoruz.

Ticaret Sicili ve İlgili İşlemler

Ticaret Sicili, ticari işletmelerin kaydedildiği ve ticari faaliyetlerin resmi olarak belgelendirildiği bir veritabanıdır. Türkiye’de Ticaret Sicili, Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen ve ticaret hayatının düzenlenmesinde önemli bir rol oynayan bir sistemdir.

Ticaret Sicili’ne kaydolmak, ticari bir işletmenin resmi olarak tanınması ve ticari faaliyetlerin yasal bir zeminde gerçekleştirilmesini sağlamak için oldukça önemlidir. Ticaret Sicili’ne kaydolmak için belirli belgelerin hazırlanması ve ilgili makamlara başvuruda bulunmak gerekmektedir. Bu belgeler genellikle şirketin kuruluş sözleşmesi, ortaklık yapısını gösteren belgeler, şirketin faaliyet konusunu tanımlayan belgeler ve ticaret sicili başvuru formunu içerir.

Ticaret Sicili’ne kaydolmanın yanı sıra, ticari faaliyetlerin güncellenmesi, değişikliklerin bildirilmesi ve ticari işletmenin kapanması gibi işlemler de Ticaret Sicili ile ilgili olarak gerçekleştirilir. Bu işlemler, Ticaret Sicili memurları tarafından takip edilir ve kaydedilir.

Ticaret Sicili’ne ilişkin işlemler hukuki hassasiyet ve dikkat gerektiren konulardır. Bu nedenle, Ticaret Sicili ile ilgili işlemlerinizde bir ticaret hukuku avukatından destek almanız önemlidir. Ticaret hukuku avukatı, size Ticaret Sicili’ne kayıt sürecinde rehberlik eder, gerekli belgelerin hazırlanmasında yardımcı olur ve işlemlerin doğru ve zamanında gerçekleştirilmesini sağlar. Aynı zamanda ticari faaliyetlerinizle ilgili değişiklikleri bildirmeniz gerektiğinde size yol gösterir ve gereken tüm yasal prosedürleri takip eder.

Ticaret Sicili ve ilgili işlemler, ticari işletmelerin yasal olarak tanınması ve faaliyetlerinin düzenlenmesi için oldukça önemlidir. Bu süreçlerde bir ticaret hukuku avukatının desteği, işlerinizi düzgün bir şekilde yürütmeniz ve hukuki sıkıntılarla karşılaşmamanız için büyük bir avantaj sağlar.

Ticaret hukuku avukatı olarak, Ticaret Sicili’ne ilişkin hizmetlerimizle müşterilerimize profesyonel ve etkili bir şekilde yardımcı olmaktayız. Tecrübeli ekibimiz, Ticaret Sicili işlemlerinizin sorunsuz bir şekilde tamamlanmasını sağlamak için sizinle birlikte çalışacak ve yasal yükümlülüklerinizi yerine getirmenize yardımcı olacaktır.

Şirketlerin Hukuki Riskleri ve Önlemler

Şirketler, ticari faaliyetleri sırasında bir dizi hukuki riskle karşı karşıya kalabilir. Bu riskler, herhangi bir hukuki ihlal durumunda şirketin karşılaşabileceği yasal sorunlar, finansal kayıplar ve itibar kaybı ile sonuçlanabilir. Bu nedenle, şirketlerin bu risklere karşı önlem alması ve hukuki süreçlere uygun şekilde hazırlanması önemlidir.

Öncelikli bir hukuki risk, sözleşme ihlalleridir. Şirketler, müşterileriyle, tedarikçileriyle veya iş ortaklarıyla yapmış oldukları sözleşmelerde taahhüt ettikleri yükümlülükleri yerine getirmediğinde sözleşme ihlali durumu ortaya çıkar. Bu durumda, diğer tarafın hukuki yollara başvurma hakkı bulunur ve şirket finansal tazminat talepleriyle karşı karşıya kalabilir. Bu riski azaltmak için şirketlerin sözleşme müzakerelerinde dikkatli olması, sözleşmelerin yazılı şekilde düzenlenmesi ve taahhüt edilen koşullara titizlikle uyulması gerekmektedir.

Bir diğer önemli hukuki risk ise fikri mülkiyet haklarının ihlalidir. Şirketlerin ürünlerinin veya markalarının kopyalanması veya taklit edilmesi, fikri mülkiyet ihlali olarak kabul edilir. Bu durumda, şirketler marka, patent veya telif hakları ihlaline ilişkin davalara tabi olabilir. Fikri mülkiyet haklarının korunması için şirketlerin marka tescili ve patent başvuruları gibi işlemleri takip etmeleri, lisans anlaşmaları düzenlemeleri ve izinsiz kullanımlara karşı etkili bir şekilde mücadele etmeleri önemlidir.

Hukuki riskler arasında işçi davaları da önemli bir yere sahiptir. Çalışanların işverenlere karşı açabilecekleri haksızlık, mobbing, işe iade davaları gibi dava türleri şirketlerin ciddi mali sonuçlarla karşılaşmasına neden olabilir. Bu riskleri en aza indirmek için, şirketlerin işçi ilişkileriyle ilgili yasal düzenlemelere tam uyum sağlaması, çalışanların haklarını koruyan politikalar ve prosedürler oluşturması ve çalışanlara yönelik düzenli eğitimler sağlaması gerekmektedir.

Diğer hukuki riskler arasında vergi yükümlülüklerine uyulmama, rekabet hukuku ihlalleri, veri koruma hukuku ihlalleri ve çevresel hukuk ihlalleri gibi konular bulunmaktadır. Her bir riskin kendine özgü önlemleri ve stratejileri bulunur. Bu nedenle, şirketlerin hukuki risklerini belirlemek ve buna uygun olarak önlemler almak için ticaret hukuku avukatlarından destek almaları önemlidir.

Ticaret hukuku avukatları, şirketlere hukuki risklerini değerlendirmek, uygun ve etkili önlemler almak, yasal süreçlere hazırlanmak konusunda uzmanlık sağlarlar. Hukuki risklerin önceden tanımlanması ve gerektiğinde hukuki destek almak, şirketlerin hukuki güvenliğini sağlamak ve sorunların büyümesini engellemek için önemlidir. Ticaret hukuku avukatlarının hizmetlerinden yararlanarak, şirketler hukuki riskleri en aza indirerek başarılı ve güvenli bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilirler.

Şirket Hukuku Avukatı İle Çalışmanın Avantajları

Şirketlerin faaliyetleriyle ilgili hukuki sorunlar karşısında profesyonel destek sağlayan bir şirket hukuku avukatı ile çalışmanın birçok avantajı bulunmaktadır. Bu avantajlar şunlardır:

  1. Hukuki Uzmanlık: Şirket hukuku avukatları, şirketlerin işleyişi ve yapısı hakkında derinlemesine bilgi ve deneyime sahiptirler. Bu uzmanlık, şirketinizin hukuki ihtiyaçlarını doğru bir şekilde anlamalarını ve çözüm önerileri sunmalarını sağlar.

  2. Risk Yönetimi: Bir şirketin karşılaşabileceği hukuki riskleri doğru bir şekilde tespit etmek ve yönetmek, başarılı bir şekilde iş yapmasının önemli bir unsuru olarak kabul edilir. Şirket hukuku avukatları, şirketinizin hukuki risklere maruz kalma olasılığını değerlendirir ve önleyici tedbirler almanıza yardımcı olurlar.

  3. Sözleşme Hazırlama ve İnceleme: Şirketler için sözleşmeler önemli bir hukuki belgedir. Şirket hukuku avukatları, mülkiyet anlaşmaları, iş sözleşmeleri, tedarik sözleşmeleri ve diğer ticari belgelerin hazırlanması ve incelenmesi konusunda uzmandırlar. Bu, şirketinizin yasal olarak korunmasını sağlar ve olası hukuki sorunları önler.

  4. Hukuki Danışmanlık: Şirket hukuku avukatları, şirketinizin günlük faaliyetlerinde hukuki konularda danışmanlık sağlarlar. Bu danışmanlık, şirketinizin yasal düzenlemelere uygun olarak iş yapmasını ve olası hukuki sorunlardan kaçınmasını sağlar.

  5. Şirket Birleşme ve Devralmaları: Şirketlerin büyüme ve genişleme stratejileri kapsamında birleşme ve devralma işlemleri sıkça gerçekleşir. Şirket hukuku avukatları, bu karmaşık işlemlerde sizin çıkarlarınızı korur ve işlemlerin yasal gerekliliklere uygun bir şekilde tamamlanmasını sağlar.

  6. Davanın Yönetimi: Şirketler zaman zaman hukuki anlaşmazlıklarla karşı karşıya kalabilir. Şirket hukuku avukatları, bu anlaşmazlıkların çözümü için müzakerelerde bulunabilir ve gerektiğinde mahkemeye başvurabilir. Hukuki süreçleri yönetme konusunda uzman olan avukatlar, şirketinizin çıkarlarını savunur.

Şirketler için hukuki konular her zaman karmaşık ve zorlayıcı olabilir. Bir şirket hukuku avukatıyla çalışmak, şirketinizin hukuki ihtiyaçlarına yönelik doğru, güvenilir ve etkili bir çözüm sunar. Profesyonel destek alarak şirketinizin başarısını en üst düzeye çıkarmak için doğru adımları atabilirsiniz.

Şirket Kuruluş Avukatı

Şirket kuruluşu karmaşık bir süreç olabilir ve birçok yasal ayrıntı içerebilir. Bu nedenle bir şirket kuruluş avukatının hizmetlerine başvurmak son derece önemlidir. Şirket kuruluş avukatları, müşterilerin şirketlerini uygun bir şekilde kurmalarına yardımcı olur ve yasal gereklilikleri tam olarak yerine getirmelerini sağlar.

Hizmetlerimiz

Şirket kuruluş avukatları olarak, müşterilerimize geniş bir yelpazede hizmetler sunmaktayız. İşletmenizin türü, büyüklüğü veya sektörü ne olursa olsun, sizinle birlikte çalışarak şirketinize özgü çözümler sunarız. İşte sunduğumuz hizmetlerden bazıları şunlardır:

  • Şirket türünüzü belirlemek ve şirketinizi uygun bir şekilde kurmak
  • Şirketinize uygun hukuki yapıyı oluşturmak
  • Şirket belgelerinin hazırlanması ve tescil işlemlerini yapmak
  • Şirket sözleşmelerini hazırlamak ve müzakerelerde sizin için danışmanlık yapmak
  • Şirketinize ait telif hakları ve ticari marka gibi fikri mülkiyet konularında danışmanlık sağlamak
  • Şirketinizin vergi yükümlülüklerini anlatmak ve vergi düzenlemeleri hakkında yardımcı olmak

Uzmanlığımız

Şirket kuruluş avukatları olarak, yılların deneyimi ve uzmanlığımızla müşterilerimize yüksek kalitede hizmet sunuyoruz. Şirket kuruluş sürecinde karşılaşabileceğiniz yasal zorlukları anlamak ve bu zorlukları aşmak için gerekli bilgi ve tecrübeye sahibiz.

Müşterilerimizle yakın işbirliği yaparak, şirket kuruluşunda karşılaşabilecekleri potansiyel riskleri ve fırsatları belirliyoruz. Müşterilerimize şirketlerinin faaliyetlerine uygun hukuki stratejiler sunarak, başarılarını ve büyümelerini destekliyoruz.

Şirket kuruluş avukatları olarak, müşterilerimizin çıkarlarını korumak için tüm yasal süreçlerde profesyonel ve etik bir şekilde çalışırız. Müşterilerimizin hedeflerini anlamak ve onlara en uygun hukuki çözümleri sunmak önceliğimizdir.

Sonuç

Şirket kuruluşu karmaşık bir süreçtir ve doğru bir şekilde yönetilmelidir. Şirket kuruluş avukatlarının hizmetlerine başvurarak, şirketinizin kuruluş sürecini düzgün bir şekilde tamamlayabilirsiniz. Uzmanlığımız ve deneyimlerimizle, müşterilerimize şirket kuruluşunda destek oluyor ve onları başarıya yönlendiriyoruz.


Avukatlar

Hizmetler:

Bu konuda yardım al